Farklı mecra ve kaynaklardan elde edilen finans, ekonomi, doviz, borsa ve gündem haberleri derlenerek eborsahaber.com sitesinde toplandı. Son dakika haberler şirket haberleri yatırımcı haberleri emtia ve piyasa gelişmeleri petrol fiyatları uluslararası borsaların özetleri gündemdeki olayların tamamını anında öğrenebilirsiniz.
28 Ekim 2015 Çarşamba
YapıKredi Bankası Karını Açıkladı
YapıKredi Bankası AŞ 2015 yılına ait 9 Aylık finansal tablolarına konuya ilişkin yapılan açıklamada;
“Yapı Kredi, 2015 yılı ilk dokuz ayı konsolide net karını 1 milyar 274 milyon TL olarak açıkladı.
Yapı Kredi açıklamasına göre, banka, yılın ilk dokuz ayındaki toplam aktif büyüklüğünü yılbaşından bu yana yüzde 27 artırarak 247 milyar 752 milyon TL’ye çıkardı. 2015 başından bu yana kredi ve mevduat alanındaki hızlı büyümesini sürdüren Yapı Kredi’nin toplam kredileri 216,9 milyar TL’ye, toplam mevduat hacmi ise 136,3 milyar TL’ye ulaştı.
Bankanın toplam gelirleri ise bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 17 artarak 7 milyar 326 milyon TL’ye yükseldi. Banka, 2015 yılı ilk dokuz ayı konsolide net karını 1 milyar 274 milyon TL olarak açıkladı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Yapı Kredi Üst Yöneticisi (CEO) Faik Açıkalın, yılın ilk 9 ayında başarılı bir performans sergileyerek odaklandıkları alanlarda hedeflerine ulaştıklarını belirtti. Kaynaklarını verimli kullanarak ve katma değeri yüksek alanlara odaklanarak hem krediler, hem de mevduatta pazar payını genişlettiklerini ifade eden Açıkalın, nakdi kredileri yılın başından bu yana yüzde 22 artırarak 153,7 milyar TL’ye, gayrinakdi kredileri de yüzde 30 yükselterek 63,2 milyar TL’ye çıkardıklarını bildirdi.
Böylece toplam kredi hacmini yüzde 24 artırarak 216,9 milyar TL’ye ulaştıklarını aktaran Açıkalın, aynı dönemde nakdi kredi pazarındaki paylarını da 24 baz puan arttırarak yüzde 10,5’e yükselttiklerini dile getirdi.
Açıkalın, bireysel ihtiyaç kredilerinde çeyreksel bazda yüzde 9, KOBİ kredilerinde ise yüzde 7 büyüme elde ettiklerini belirterek, toplam mevduat tarafında da sektörün 7 puan üzerinde bir performansla yüzde 27 artış sağladıklarını ve toplam mevduat hacmini 136,3 milyar TL’ye, pazar payını ise yüzde 10,5 seviyesine ulaştırdıklarını vurguladı.
Yapı Kredi olarak büyük önem verdikleri fonlama kaynaklarının çeşitlendirilmesi konusunda da başarılı bir performans sergilediklerini kaydeden Açıkalın, “Eylül ayı sonunda 17 ülkedenn 38 bankanın katılımıyla 1,2 milyar dolar sendikasyon kredisi sağladık. Reel sektöre dış ticaret işlemleri için kullandırılacak bu kaynağı geçen yıla oranla maliyet düşüşü sağlayarak, yüzde 101 oranında yeniledik. Aynı zamanda, bono ihraçları, orta vadeli tahvil programı ile fonlama tabanımızı çeşitlendirmeyi sürdürdük” ifadelerini kullandı.
“Dijital kanallarda hızlı büyümemizi sürdürüyoruz”
Yapı Kredi’nin büyüme stratejisi çerçevesinde yaptığı fiziksel alandaki yatırımların büyük ölçüde tamamlandığını dile getiren Açıkalın, müşteri odaklı bankacılık anlayışıyla müşteri tabanını büyütmeye ve dağıtım kanallarını genişletmeye devam ettiklerini anlattı.
Aktif müşteri sayısının ilk dokuz ayda 512 bin artarak 11 milyona, toplam müşteri sayısının ise 21,1 milyona ulaştığını belirten Açıkalın, hizmete giren yeni şube ve ATM’lerle bankacılık ağını da genişletmeyi sürdürdüklerini ifade etti.
Açıkalın, yılın ilk dokuz ayında açtıkları 12 yeni şube ile toplam şube sayısının 1015’e, ATTM ağının ise yeni eklenen 584 ATM ile 4 bin 217’ye yükseldiğini bildirdi.
Öte yandan hızla değişen dünya ve farklılaşan müşteri talepleri ile birlikte mobil bankacılık başta olmak üzere tüm dijital kanallarını da geliştirip zenginleştirdiklerinin altını çizen Açıkalın, internet ve mobil bankacılığı kullanan aktif müşteri tabanını hızla büyütmeye devam ettiklerini aktardı.
Açıkalın, geçen yılın aynı dönemine göre internet bankacılığı aktif müşteri sayısında yüzde 41, mobil bankacılıkta ise yüzde 113 büyüme sağladıklarını belirterek, müşteri odaklı yaklaşım ve “Hizmette Sınır Yoktur” anlayışı ile müşterilerin her türlü bankacılık ihtiyacını istedikleri zaman, istedikleri yerden en iyi şekilde karşılamaya, ihtiyaçlarına uygun ürünler ve hizmetler sunmaya devam edeceklerini dile getirdi.
Kredi kartlarında da tarihten gelen güçlü pozisyonlarını sürdüklerini vurgulayan Açıkalın, Türkiye’nin ilk kredi kartı Worldcard ile 27 yıldır sektörde pazar lideri olduklarını kaydetti.
Worldcard ilee bu dönemde kredi kartları alacak bakiyesinde yüzde 21,4, kredi kartı cirosunda yüzde 19,5, POS cirosunda yüzde 21 ve kart sayısında yüzde 18 ile pazar liderliklerini sürdürdüklerini anlatan Açıkalın, son olarak Visa Europe’un düzenlediği Visa Europe Türkiye Konferansı Vizyonist 2015’te de “Visa Kredi Kartı ve Ticari Kart Alışveriş Hacminde Lider Banka” ödülünü kazandıklarını anımsattı.
Açıkalın, beş yıldır üst üste kazandıkları bu ödül ile kredi kartlarındaki liderlik unvanını da pekiştirdeklerini aktardı.
Yapı Kredi olarak kendi sektörlerinde öncü olan portföy, yatırım, leasing ve faktoring alanlarındaki iştirakler ve yurtdışındaki bankalarla güçlü bir finansal hizmet grubu olduklarını ifade eden Açıkalın, şunları kaydetti:
“İkinci çeyrek itibarıyla Yapı Kredi Faktoring toplam ciro bazında yüzde 17,4, Yapı Kredi Leasing ise yüzde 18,2 pazar payı ile liderliklerini sürdürüyorlar. Yapı Kredi Leasing, Ağustos ayı içerisinde 7 bankanın katılımıyla sağladığı 106 milyon dolar sendikasyyon kredisi ile kendi alanındaki güvenilirliğini bir kez daha teyit etti. Fitch Ratings ise ilk kez değerlendirdiği Yapı Kredi Yatırım’ın kredi derecesini en yüksek ulusal not olan AAA (tur) olarak belirledi. Böylece sektörünün öncü kurumlarından biri olan Yapı Kredi Yatırım, ilk kez girdiği Fitch Ratings derecelendirmesinde ulusal çapta en yüksek notu almış oldu. Bu başarılar özverili çalışmalarımızın ve attığımız adımların kalıcılığının ve sağlamlığının teyidi anlamına geliyor”
“Kazandığımız ödüllerle başarılarımız tescilleniyor”
Öte yandan farklı alanlarda aldıkları ödüller ile de başarılarını pekiştirdiklerini kaydeden Açıkalın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Euromoney’nin Nakit Yönetimi Müşteri Araştırması 2015 kapsamında, ‘Nakit Yönetiminde Türkiye’nin En İyi Bankası’ seçildik. Mobil bankacılık uygulamamız ve web sitemiz, dünyanın en saygın iş dünyası ödül organizasyonlarından Stevie International Business Awards tarafından dört kategoride ödüle layık görüldü. Ayrıca Türkiyye’nin lokasyon bazlı anlık bildirim gönderme özelliğine sahip ilk akıllı alışveriş uygulaması World Alışveriş Asistanı ise “Visa Europe Best Ödülleri 2015″de, “En inovatif” ürün ödülünü kazandı. Yapı Kredi Portföy ise Global Banking and Finance Review, Global Brands Magazine, Business Worldwide Magazine ve Global Finance Magazine tarafından sırasıyla; “Türkiye’nin En İyi Portföy Yönetim Şirketi, 2015”, “Türkiye’nin En İyi Portföy Yönetimi Markası”, “Yılın Portföy Yönetim Şirketi, Türkiye”, “Kurumlar için Türkiye’de En İyi Portföy Yönetim Şirketi, 2015″ seçildi ” ifadelerine yer verildi.
YapıKredi Bankası Karını Açıkladı #eborsahaber
Garanti Bankası’ndan Kar Açıklaması Geldi
Garanti Bankasından 2015 yılı 9 aylık finansal tablolarına ilişkin yapılan açıklamada;
“Türkiye Garanti Bankası A.Ş., 30 Eylül 2015 tarihli finansal tablolarını açıkladı. Bankanın konsolide finansal tablolarına göre, 2015’in dokuzuncu ayı sonundaki net kârı, 2 milyar 716 milyon 338 bin TL oldu. Garanti’nin aktif büyüklüğü 293 milyar 253 milyon 206 bin TL seviyesine ulaşırken, nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla ekonomiye 223 milyar 250 milyon 816 bin TL destek sağladı. Bankanın özkaynak kârlılığı %13,7, aktif kârlılığı ise %1,4 seviyesinde gerçekleşti.
Konuyla ilgili bilgi veren Garanti Bankası Genel Müdürü Fuat Erbil, “Piyasalardaki oynaklığın ve yüksek risk algısının devam ettiği 2015’in üçüncü çeyreğinde, sağlam bilanço yapımızı koruyarak, güçlü performansımızı sürdürdük. Gerek ticari gerekse bireysel kredilerle ekonomiye desteğimiz, sektör ortalamasının üzerinde bir artışla devam etti ve 223 milyar TL’yi aştı. Tüm süreçlerimizin özünde yer alan müşterilerimizin bize olan güveniyle, mevduat pazar payımızı %12 seviyesine yükselttik. Amacımız, müşterilerimize dokunduğumuz her noktada, en iyi müşteri deneyimini yaşatmak. Bu da dinlemek, ihtiyaçları doğru tespit etmek ve yaşayan hizmetler sunmaktan geçiyor. Biz, bu hedefle, birincil amacı müşteri memnuniyeti olan 20 bin kişiyiz.” dedi.
Garanti’nin en değerli kaynağının “insan” olduğunu belirten Erbil, “İnsan odaklı yönetim ve bankacılık anlayışımız, kurum kültürümüzün temelini oluşturuyor. Çünkü, sürdürülebilir büyümenin, ancak insana yatırımla mümkün olduğuna inanıyoruz. Garanti, bu alanda uluslararası kalite standardını belgeleyen Investors in People’dan Altın sertifika alan, Türkiye’deki ilk kurum oldu. Bu yıl yapılan değerlendirmede ise başarısının sürdürülebilir olduğunu kanıtladı. Tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Çalışanlarımız, müşterilerimiz, hissedarlarımız ve tüm paydaşlarımız için değer yaratma misyonuyla yolumuza devam edeceğiz.” dedi.
Garanti Bankası’nın Seçilmiş Konsolide Finansal Göstergeleri (30 Eylül 2015)
Vergi ve Karşılıklar Öncesi Brüt Kâr 5.423,9 milyon TL
Vergi Öncesi Kâr 3.552,1 milyon TL
Net Kâr 2.716,3 milyon TL
Mevduat 165.659,0 milyon TL
Nakdi Krediler 173.309,6 milyon TL
Gayri Nakdi Krediler 49.941,2 milyon TL
Toplam Aktifler 293.253,2 milyon TL
Özkaynaklar 28.249,9 milyon TL
Garanti Bankası’nın 2015 Yılının Dokuz Ayına Ait Konsolide Finansal Tablolarında Yer Alan Bilgilerin Özetleri
Net kâr 2 milyar 716 milyon 338 bin TL oldu.
Yasal mevzuat ve uluslararası uygulamalar doğrultusunda, vergi karşılıkları, kredi ve diğer karşılıklar dahil, toplam 2 milyar 708 milyon TL karşılık ayrıldı.
Aktif büyüklüğü 2014 yıl sonuna göre %18,7 artarak, 293 milyar 253 milyon 206 bin TL seviyesine ulaştı.
30 Eylül 2015 itibarıyla aktif kârlılığı %1,4 seviyesinde gerçekleşti.
Özkaynaklar 2014 yıl sonuna göre %6,3 artışla 28,3 milyar TL seviyesine ulaştı.
30 Eylül 2015 itibarıyla özkaynak kârlılığı %13,7 seviyesinde gerçekleşti.
Nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla reel ekonomiye yapılan destek, 2014 yıl sonuna göre %22,8 artarak, 223 milyar 250 milyon 816 bin TL’ye ulaştı.
Toplam krediler, TL krediler ve YP krediler pazar payları sırasıyla %11,9, %10,8 ve %14,2 seviyelerinde gerçekleşti.
Konut kredileri pazar payı %14,1’e, bireysel krediler pazar payı %14,2’a yükseldi.
Müşteri mevduatı 2014 yıl sonuna göre %23,9 artarak 156 milyar 522 milyon 66 bin TL’ye ulaşırken, müşteri mevduatı pazar payı %12,0 seviyesinde gerçekleşti.
Sermaye yeterliliği oranı %12,28 seviyesinde gerçekleşirken, takipteki krediler oranı %2,84 olarak gerçekleşti”
ifadelerine yer verildi.
Garanti Bankası’ndan Kar Açıklaması Geldi #eborsahaber
27 Ekim 2015 Salı
IMF, Japonya"ya Mali Sürdürülebilirlik Uyarısı Yaptı
Uluslararası Para Fonu (IMF), Japonya’nın mali sürdürülebilirliğinin sağlanması amacıyla satış vergisini 2017 yılında yüzde 8’den yüzde 10’a çıkarma planına uyması gerektiğini belirtti.
IMF Mali İşler (Fiscal Affairs – FA) departmanı başkanı Vitor Gaspar, Japonya ve diğer önde gelen ülkelerdeki politika yapıcıları yüzde ikilik enflasyon hedefine ulaşabilmek için mali, parasal ve yapısal tedbirleri bir arada ele alan bütüncül yaklaşımları benimsemesi gerektiğini söyledi.
Japonya’nın aynı zamanda uzun süreli mali sürdürülebilirliği sağlama yolunda aşamalı adımlar atması gerektiğini ifade ederek Gaspar orta ve uzun vadede uygulanacak çerçevenin ülkenin karşılaşacağı finansal sorunların çözümünde anahtar olacağını vurguladı.
Gelişmiş ülkeler içinde en yüksek ulusal borçluluğa sahip olan Japonya’nın yükümlülükleri ekonomisinin büyüklüğünün iki katını aşıyor. Ülkede hızla yaşlanan nüfusun sosyal güvenlik sistemine yaptığı baskının mali yapı için önemli bir tehdit olduğunun altı çiziliyor.
Portekiz’in eski Maliye Bakanı olan ve bu ülkedeki istikrar programının da uygulayıcısı olan Gaspar, yabancı işçilerin ülkeye gelmesinin ve kadınların işgücüne daha fazla katılmasının nüfus yaşlanması kaynaklı problemlerin rahatlamasına yardımcı olacağını sözlerine ekledi.
IMF, Japonya"ya Mali Sürdürülebilirlik Uyarısı Yaptı #eborsahaber
Fobileriniz Hayatınızı Elinizden Almasın
Fobilerin nedenleri, hem çeşitlerine hem de bireysel farklılıklara göre değişkenlik gösterir. Korku duymaya neden olan herhangi bir nesne, faaliyet ya da durum halinde, anksiyete belirtileri ile karşılaşılır.
Yüz kızarması, çarpıntı, terleme, titreme, ağız kuruluğu, nefes darlığı, yutkunmada zorlanma, görmede bulanıklık görülen en tipik semptomlardır.
Anne-babanın kaybı, boşanması ya da ev içinde şiddet vb strese sürekli maruz kalan çocukların ilerleyen yıllarda fobik davranışlara sahip olması daha muhtemeldir. Bazı bedensel hastalıklar, nörolojik ve psikiyatrik rahatsızlıklarda fobilere neden olmaktadır.
Fobilerin mutlaka tedavi edilmesi gerekir tedavi edilmediği taktirde yıllarca sürebilir. Tedavide amaç anksiyetinin düşürülmesi, kaçınma davranışının önlenmesidir. İlaç tedavisi tek başına bir çözüm olmadığı için birtakım psikoterapi teknikleri de önerilmektedir. İlaç kullanımı, doktor kontrolünde kullanılmalı ve bırakılmalıdır.
Sosyal fobi
Gençler arasında görülen en yaygın fobi türlerinden biridir. Sosyal fobiye sahip gençlerin partiye katılma, yabancılarla tanışma ya da karşı cinsten biriyle tanışma ya da buluşma gibi sosyal aktivitelerden kaçındıklarını sıklıkla görürüz.
Aynı zamanda topluluk içinde konuşamama , telefonda konuşamama, bir iş yaparken başkaları tarafından izlenmek istememe, otorite sahibi biriyle konuşamama, umumi tuvaletleri kullanamama gibi davranışlarda gözlenmektedir.
Gençler toplum içinde yüzlerinin kızarmasından ve kontrolü kaybetmekten korkarlar. Çoğu zaman başka insanların kendileri hakkında olumsuz düşüncelere sahip olduğu, yargıladığı düşüncesi hakimdir ve aşağılanmış, yetersiz hissedebilirler.
Ancak yalnız kaldıklarında hiç rahatsızlık duymazlar. Sosyal anksiyete duyan gençler korktukları bir durumla karşılaştıklarında örneğin, ders anlatmaya kalktıklarında konuşamazlar, yüzleri kızarır, söyleyeceklerini unutur ve herkesin kendilerine baktığını düşünmesi endişelerini arttırır, performanslarını düşürür.
Sosyal fobinin utangaçlıktan ayırt edilmesi gerekir. Yeni bir ortama giren herkes anksiyete yaşayabilir bunun sosyal fobi olarak adlandırılabilmesi için gencin her zaman sosyal ortamlardan kaçınıyor olması ve bu durumun günlük yaşantısını ciddi derecede etkiliyor olması gerekir.
Sosyal fobinin panik bozukluktan farkı ise, sosyal fobiye sahip kişi ne zaman panik atak geçireceğini bilir ve o durumdan kaçınır. Örneğin asansöre binmekten korkuyorsa merdivenleri tercih eder. Panik bozuklukta ise, panik atakların ne zaman ve nerede geleceği belli değildir ve genelde önlenemez.
Agorafobi
Agorafobi, açık alan korkusudur,kişi kolayca kaçamayacağı ortamlara girmekten çekinir. Bu sıkıntıyı yaşayan gençler yalnız başına sokağa çıkmak istemezler,kalabalık alanlara giremediklerinden dolayı uçak, otobüs, araba vb. bir vasatıyla seyahat edemezler, Bu kişiler çoğunlukla başlarına kötü bir şey geleceği korkusuyla evden çıkmazlar.
Sosyal yaşamları ciddi anlamada etkilendiği için, bu durum gençleri depresyona da sürükler. Panik atak geçirenlerde sıklıkla agorafobiye rastlanmaktadır. Panik bozukluğu ile agorafobi birlikte görülebilir.
Özgül fobiler
Yükseklik, ölüm, hayvanlar (böcek, yılan, köpek vs.), kan görmek yada enjeksiyon görmek gibi belli durum ve nesnelere karşı duyulan korkunun adıdır. Korku duyulan nesne ile gerçekten karşılaşılmadığı halde, sadece resminin bile görüldüğü durumlarda anksiyete artabilir.
Özgül fobiler çoğunlukla çocukluk çağında ve 20’li yaşlarda görülmektedir. Özgül fobiler tehlikeli, kötü bir deneyim ya da çevreden alınan bilgiler sonucunda meydana gelmektedir.
Diğer fobi türleri
Ablütofobi: yıkanmaktan korkma
Afidofobi: yılan korkusu
Agorafobi: açık yer korkusu
Ailorofobi: çiçek korkusu
Akrofobi: yükseklik korkusu
Akuvafobi: su korkusu
Antofobi: insan korkusu
Aritmofobi: sayı korkusu
Astrafobi: şimşek korkusu
Brontofobi: gökgürültüsü korkusu
Ekuinofobi: atlar fobisi
Eritrofobi: kızarma korkusu
Hemotofobi: kan korkusu
Jinefobi: kadınlardan korkma
Kinofobi: köpek korkusu
Klostrofobi: kapalı yer korkusu
Koprofobi: dışkı korkusu
Koulrofobi: palyaçodan korkma
Kremnofobi: yüksek yamaçlardan korkma
Ksenofobi: yabancı korkusu
Mizofobi: pislik korkusu
Nelofobi: camdan korkma
Niktofobi: gece ve karanlık korkusu
Nözofobi: hastalık korkusu
Pirofobi: ateş korkusu
Politikfobi: politikadan korkma
Selenofobi: aydan korkma
Sitiyofobi: yemek yeme korkusu
Takofobi: yüksek hızdan korkma
Talassofobi: deniz yada okyanus korkusu
Tomafobi: ameliyat korkusu
Travmafobi: yaralanma korkusu
Trikinofobi: gıda zehirlenmesinden korkma
Tripanofobi: aşı ya da iğne olmaktan korkma
Zoofobi: hayvandan korkma
Fobileriniz Hayatınızı Elinizden Almasın #eborsahaber
Babacan; ”Koza İpek Gurubu Ekonomiyi Olumsuz Etkilemez”
Genel Seçimlere beş gün kala AK Parti İstanbul milletvekili adayı Ali Babacan seçim vaatleri ve ekonominin genel durumu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Genel seçimlerin piyasalar tarafından fiyatlandığını düşündüğünü belirten Babacan; ”Son 1 ayda diğer gelişen ülkelerden pozitif ayrışmış durumdayız. 1 Kasım seçimlerinin iç siyasi istikrarı güçlendireceği beklentisini piyasalar fiyatladı diye düşünüyoruz. Haziran sonrası aldığımız derslerden siyasi dersleri belirleyici gördük” dedi.
Asgari Ücret İnandırıcı Bulundu
Seçim vaatleri ile ilgili olarak Babacan; “Vaatlermizin bütçe üzerindeki yükü minimum seviyede. 1300 TL asgari ücret diğer vaatlerden çok daha gerçekçi ve inandırıcı bulundu” dedi.
Koza İpek Grubu Ekonomiyi Etkilemez
Yargı Sürecine vurgu yapan Ali Babacan; “Bir yargı süreci olduğu için açıklama yapmayı doğru bulmuyorum. Ekonomi üzerinde kalıcı bir etkisi olacağına inanmıyorum” ifadelerini kullandı.
Babacan; ”Koza İpek Gurubu Ekonomiyi Olumsuz Etkilemez” #eborsahaber
PhillipFx
27 Ekim Sabah Bülteni
EURUSD
ABD’de yeni konut satışları Eylül’de beklentinin üzerinde düştü. ABD Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre yeni konut satışları Eylül’de yüzde 11.5 gerileyerek 468 bin adet oldu. Satışlar böylece Kasım ayından bu yana en düşük seviyeye indi. Bloomberg anketine katılan uzmanların beklentisi 549 bin artıştı. Ekonomistlerin beklentileri 508 ile 580 bir aralığındaydı. Ağustos ayı için konut satışları da 552 binden 529 bine revize edildi. Küresel büyümedeki yavaşlamanın ABD’yi de tehdit ettiği bir dönemde ülke ekonomisini desteklemek için konut piyasasında ek bir iyileşmeye ihtiyaç duyuluyor. Fed yöneticilerinin 9 yıldan beri ilk faiz artışını yapmaya hazırlanırken sektörün sağlıklı işleyip işlemediğine dair de değerlendirmede bulunması bekleniyor. Fed yetkilileri bu hafta faiz kararını açıklayacak. Ancak bu ay için faiz artış beklentileri azalmış durumda.
EUR/USD geçtiğimiz hafta başlayan sert düşüşünün ardından tepki alımları ile 1.1066’lara doğru toparlanma içerisinde. RSI göstergesinin aşırı satım işaret ettiği paritede alımların kuvvetlenmesi durumunda 1.12 ve ardından 1.1290’lara kadar yükselişler gelebilir. 1.1290 yukarı yönlü geçilirse 1.1335 test edilebilir. Paritede satışların gelmesi durumunda ise 1.0930’lara doğru düşüşler görebiliriz.
ALTIN
Çin Altın ve Gümüş Borsası’na göre, finans piyasalarındaki çalkantı ve yuan devalüasyonunun değerli metale olan talebi artırmasıyla ülkede altın tüketimi 2013 yılındaki rekor seviyenin üzerine çıkabilir. Çin Altın ve Gümüş Borsası Başkanı Haywood Cheung’a göre en büyük altın tüketicisi olma konusunda Hindistan’la rekabet eden Çin’de bu yılki finansal dalgalanma ve Ağustos’taki sürpriz devalüasyonla altın talebi hızlandı. Cheung bir röportajında, Hong Kong’ta yılın ilk yarısında sönük kalan altın talebinin bu yarıda yüzde 25 artabileceğini belirtti. Cheung, 2013’te külçe altın fiyatlarındaki yüzde 28’lik düşüşün tüm Asya’da altın talebini tetiklediğini, bu yıl ise talebin 2013 yılını da aşabileceğini kaydetti.
4 saatlik grafiğe göre 100 barlık basit hareketli ortalamanın destek olarak çalıştığı altında 1165 üzeri kapanışlar yukarı yönlü hareketleri beraberinde getirebilir. 1173 yukarı yönlü kırılırsa 1190’lara kadar ataklar gelebilir. Satış yönündeki yatırımcılar için 1155 seviyesi önemli. 1155 aşağı yönlü kırılırsa 1120’’ler test edilebilir.
Dolar/TL
TL dolar karşısında “politik” beklentilerden güç aldı. Türk Lirası, yatırımcıların, Pazar günü yapılacak seçimlerde herhangi bir partinin tek başına iktidara gelememesi durumunda bile, politikacıların beş ay süren siyasi kilitlenmeye son vereceği ve koalisyon hükümeti oluşturacağı yolundaki beklentilere dayanarak değer kazandı ve gelişen piyasa para birimleri arasında en fazla kazandıran para oldu. Türk Lirası dolar karşısında yüzde 0.7 değer kazanarak, TSİ 18:41’de 2.8892 seviyesine çıktı ve Bloomberg’in takip ettiği 24 gelişen piyasa parası arasında en iyi performansı gösterdi. Lira Ekim ayında yüzde 7.4 değer kazandı ve Mayıs ayından bu yana ilk aylık kazancına yöneldi.
Dolar/TL cuma günkü yükselişinin ardından 2,8873’e kadar bir düşüş gerçekleştirdi. Şu an için 2.8940’larda tutunmaya çalışan paritede satışlarının devamı durumunda 2.86’lara gevşemeler gelebilir. Tepki alımların gelmesi durumunda 2.9070’e kadar yükselişler gelebilir. 2.9070 yukarı yönlü geçilirse 2.9350 seviyesi test edilebilir.
PhillipFx #eborsahaber
Koza-İpek Grubundan Kayyum Açıklaması Geldi
İpek Doğal Enerji, Koza Anadolu Metal ve Koza Altın İşletmeleri tarafından nin Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamalarda, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından şirketimiz ile ilgili yürütülen soruşturmayla ilgili olarak Kayyum atandığı konusundaki iddiayla ilgili hiçbir tebligat tarafımıza ulaşmamış olup, bilgiler Anadolu Ajansından takip edilmektedir.
Maliye Bakanlığı tarafından yapılan incelemelerde de usulsüz bir işleme rastlanmamıştır.
Herhangi bir gelişme olduğu takdirde kamuoyu ayrıca bilgilendirilecektir.” denildi.
Koza-İpek Grubundan Kayyum Açıklaması Geldi #eborsahaber
Koza-İpek Grubundan Kayyum Açıklaması Geldi
İpek Doğal Enerji, Koza Anadolu Metal ve Koza Altın İşletmeleri tarafından nin Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamalarda, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından şirketimiz ile ilgili yürütülen soruşturmayla ilgili olarak Kayyum atandığı konusundaki iddiayla ilgili hiçbir tebligat tarafımıza ulaşmamış olup, bilgiler Anadolu Ajansından takip edilmektedir.
Maliye Bakanlığı tarafından yapılan incelemelerde de usulsüz bir işleme rastlanmamıştır.
Herhangi bir gelişme olduğu takdirde kamuoyu ayrıca bilgilendirilecektir.” denildi.
Koza-İpek Grubundan Kayyum Açıklaması Geldi #eborsahaber
Günün Stratejisi
Borsa İstanbul
Borsa İstanbul 100 endeksi günü satışlarla 79.262 puandan kapattı.
Endeks teknik referans noktası olan 80.000 puanın altına geçtikten sonra hızlanan satışlar ile güç kaybediyor. 80.000 referans noktası dikkat ile izlenmeye devam edecek.
Destek: 76.600 Referans: 80.000 Direnç: 84.000
Dolar/TL
Teknik destek noktası olan 2,8800 TL’yi savunarak güç toplayan Dolar/TL kuru risk algısının değişmesi ile gelebilecek alımlar ile 2,9600 TL’den geçen direncini test edebilir. Ancak 2,8800 destek noktası dikkat ile izlenecek.
Destek: 2,8800 Direnç: 2,9600
Günün Stratejisi #eborsahaber
26 Ekim 2015 Pazartesi
Antalyaspor 1 - 5 Beşiktaş
Antalya Arena’nın ilk golü 14. dakikada Necip Uysal’dan geldi ve takımını 0-1 öne geçirdi.
Ev sahibi takımın golü ise dünya yıldızı Eto’nun klas vuruşu ile skoru 1-1 taşıdı.
27.dakikada Quaresma’nın ortasında kaleci Mbolhi’den seken topu Mario Gomez kafayla tamamladı ve Beşiktaş’ı yeniden öne geçirdi: 1-2
63’te yine Mario Gomez, Beck’in harika ortasında topa dokundu ve kendisinin ikinci takımının üçüncü golünü kaydetti: 1-3
72.dakikada Oğuzhan’la yaptığı ver-kaç sonrası Olcay, klas bir vuruşla skoru 1-4’e getirdi.
Maçın son anlarında oyuna giren Cenk Tosun golünü atarak maçın sonucunu ilan etti. 1-5
Antalyaspor 1 - 5 Beşiktaş #eborsahaber
Seçim Sürecinden Konut Satışları Etkilendi
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Eylül ayına ait konut satış istatistiklerini yayınladı. TÜİK açıklamalarında;
“Türkiye’de 2015 Eylül ayında 92.483 konut satıldı
Türkiye genelinde konut satışları 2015 Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %20,1 oranında azalarak 92 483 oldu. Konut satışlarında, İstanbul 15 994 konut satışı ile en yüksek paya (%17,3) sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul’u, 9 810 konut satışı (%10,6) ile Ankara, 5 251 konut satışı (%5,7) ile İzmir izledi. Konut satış sayısının düşük olduğu iller sırasıyla 11 konut ile Hakkari, 16 konut ile Şırnak ve 19 konut ile Ardahan oldu.
Konut satış sayıları, 2014-2015
İpotekli konut satışları 2015 Eylül ayında 28.684 olarak gerçekleşti
Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %33,5 oranında azalış göstererek 28 684 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı %31 olarak gerçekleşti. İpotekli satışlarda İstanbul 5 844 konut satışı ve %20,4 pay ile ilk sırayı aldı. Toplam konut satışları içerisinde ipotekli satış payının en yüksek olduğu il %45,7 ile Bilecik oldu.
Diğer satış türleri sonucunda 63 799 konut el değiştirdi
Diğer konut satışları Türkiye genelinde bir önceki yılın aynı ayına göre %12,2 oranında azalarak 63_799 oldu. Diğer konut satışlarında İstanbul 10 150 konut satışı ve %15,9 pay ile ilk sıraya yerleşti. İstanbul’daki toplam konut satışları içinde diğer satışların payı %63,5 oldu. Ankara 6 238 diğer konut satışı ile ikinci sırada yer aldı. Ankara’yı 3 443 konut satışı ile İzmir izledi. Diğer konut satışının en az olduğu iller, 11 konut ile Hakkari ve Ardahan oldu.
Konut satışlarında 43.333 konut ilk defa satıldı
Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre %18,3 azalarak 43 333 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı %46,9 oldu. İlk satışlarda İstanbul 7 555 konut satışı ile en yüksek paya (%17,4) sahip olurken, İstanbul’u 4 184 konut satışı ile Ankara ve 2 032 konut satışı ile İzmir izledi.
İkinci el konut satışlarında 49 150 konut el değiştirdi
Türkiye genelinde ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %21,7 azalış göstererek 49_150 oldu. İkinci el konut satışlarında da İstanbul 8 439 konut satışı ve %17,2 pay ile ilk sıraya yerleşti. İstanbul’daki toplam konut satışları içinde ikinci el satışların payı %52,8 oldu. Ankara 5 626 konut satışı ile ikinci sırada yer aldı. Ankara’yı 3 219 konut satışı ile İzmir izledi.
Yabancılara 2015 yılı Eylül ayında 1 768 konut satışı gerçekleşti
Yabancılara yapılan konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %4,8 azalarak 1 768 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında, Eylül 2015’te ilk sırayı 561 konut satışı ile İstanbul aldı. İstanbul ilini sırasıyla 440 konut satışı ile Antalya, 126 konut satışı ile Yalova, 112 konut satışı ile Bursa, 105 konut satışı ile Trabzon ve 85 konut satışı ile Muğla izledi.
Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Irak vatandaşlarına yapıldı
Eylül ayında Irak vatandaşları Türkiye’den 359 konut satın aldı. Irak’ı sırasıyla, 204 konut ile Suudi Arabistan, 160 konut ile Kuveyt, 115 konut ile Rusya Federasyonu ve 109 konut ile İngiltere izledi.
Bu konuyla ilgili bir sonraki haber bülteninin yayımlanma tarihi 23 Kasım 2015’tir” ifadelerine yer verdi.
Seçim Sürecinden Konut Satışları Etkilendi #eborsahaber
Aselsan’dan Bir Sözleşme Daha İmzaladı
Aselsan Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) gönderdiği açıklamasında;
“ASELSAN ile yurt dışı bir müşteri arasında 23/10/2015 tarihinde toplam bedeli 14.536.600,- ABD Doları olan Elektronik Harp Sistemleri satış sözleşmesi imzalanmıştır.
Söz konusu sözleşme kapsamında teslimatlar 2016-2019 yılları arasında gerçekleştirilecektir” ifadelerine yer verildi.
Aselsan’dan Bir Sözleşme Daha İmzaladı #eborsahaber
Suudi Arabistan 5 Yıl İçerisinde Parasız Kalabilir
Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) bu hafta açıklamış olduğu rapora göre ham petrol varil fiyatının 50 dolar dolaylarında kalması durumunda Orta Doğu’daki pek çok üke önümüzdeki beş yıl ya da daha kısa sürede parasız kalacak. Rapor özellikle OPEC lideri Suudi Arabistan, Oman, ve Bahreyn’in durumlarına dikkat çekiyor.
Düşük petrol fiyatlarının bu yıl bölgedeki yaklaşık 360 milyar dolarlık geliri eriteceği öngörülüyor. Petrol fiyatlarının geçen yılki 100 dolar düzeyinden 45 dolara düşmesi ülkelerin yüksek bütçe fazlasını ortadan kaldırıp önemli açıklar vermesine yol açıyor. Bu ülkelerin fırtınalı havayı yönetebilmek için rezervlerine başvurduğu bildiriliyor.
IMF, petrol ihracatçılarının harcama ve gelirlerinde gerekli düzenlemeleri yaparak mali sürdürülebilirliği sağlaması gerektiğini vurguluyor.
Petrol fiyatlarındaki düşüş bölge ülkelerinin gerek siyasi şiddet ve gerekse finansal piyasalardaki türbülans yüzünden harcamalarını artırdığı bir döneme rastladı.
IMF raporuna göre dünyanın en büyük petrol üreticisi olan Suudi Arabistan, bütçesini denkleştirebilmek için 106 dolarlık petrol varil fiyatına ihtiyaç duyuyor. Petrol fiyatlarının 50 dolar düzeyinde kalması durumunda ülkenin mali rezervleri beş yıllık harcamayı karşılayabilecek durumda. Bu yüzden Suudi Arabistan, bir yandan 4 milyar dolar tutarında tahvil ihraç ederken diğer taraftan da son altı ayda varlıklarından 70 milyar dolar kullandı. Yıllarca fazla veren cari işlem hesabının bu yıl Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın (GSYH) yüzde 20’sine eşit açık vermesi bekleniyor. Ülkenin 700 milyar dolar düzeyinde yüksek rezervi olsa da bu kaynakların hızla küçüldüğüne dikkat çekiliyor.
Suudi Arabistan 5 Yıl İçerisinde Parasız Kalabilir #eborsahaber
Ergenler İle İletişim Kurabilmenizin 4 Püf Noktası
Egolarının çok yüksek ama bir o kadar da çok kırılgan oldukları bu dönemde, ergenle iletişim hiç de kolay olmuyor. Çocukluktan çıkmaya çalışan, fakat dönem dönem gelgitler yaşayan ergen, anneyle sağlıklı iletişim kuramamışsa okul ve arkadaşlık ilişkilerinde de zorlanabiliyor. Anne ve babadan uzaklaşmak isterken aslında ‘aidiyet’ duygusuna da ihtiyaç duyan ergen yalnızlık ve melankoli duygularına sürükleyebiliyor.
Arzu Önal, bu süreçte sorunları aşmak için arkadaş olmaya çalışmak yerine onu anlamanın ve yol göstermenin daha önemli olduğunu belirterek, “ Bunu sağlayabilmek için de, öncelikle onlarla iletişim kurabilmek gerekiyor” diyor.
ERGEN KIZ – ANNE İLİŞKİSİ
Ergenlik döneminde kız çocukları ebeveynlerinden kopmaya ve bireyselleşmeye çabaladıkları için bu dönemde anneden biraz uzaklaşmak isteyebiliyor. Anneler genellikle kuralları hatırlatan kişi oldukları için arkadaşlarına yönelebiliyor.
Ayrıca kuşak farkı da önemli bir etken. Onlara göre anneler günümüzün modasını, çağımızın sunduğu teknolojik gelişmeleri bilmezler; kendi gençlik döneminde takılı kalırlar. Kimi ergen kızlar, özellikle de kendine ve fiziğine güvenmeyenler, anneleri zayıf, güzel ya da bakımlıysa, onu kendilerini rakip olarak görebiliyor veya kıskanabiliyor. Ve annesiyle rekabet içine girebiliyor. Tüm bunların sonucunda da iletişim problemleri yaşanmaya başlıyor.
ERGEN ERKEK – ANNE İLİŞKİSİ
Ergenlik dönemine özgü ayrılma ve bireyselleşme kızlarda olduğu gibi erkek ergenler için de geçerli. Erkek ergenler aşırı müdahale eden ve kendisine özel alan yaratmasına izin vermeyen anneleriyle ciddi fikir çatışmasına girebiliyor. Onu anlamadığını düşünen genç artık annesiyle bir şeyler paylaşmaktan vazgeçebiliyor.
Anneyi tabulaştırma eğilimi de ergen erkeklerde görülen bir başka sorun. Anneyi tabulaştıran genç erkek, onun babası dahil başka biriyle yakınlaşmasını kabullenmekte zorlanabiliyor. Anneyi sahiplenme, hatta “ben varım ya, kimseye ihtiyacın yok” gibi söylemlerle sık karşılaşılıyor. Bu genellikle eşler arasında sorun yaşanan ailelerde görülüyor.
Karşı cinse ilk bakış açısı, anne ile olan ilişkiyle başlıyor. Anne ile yaşanan sorunlar kız arkadaş ile ilişkili sorunlara neden olabiliyor. Annesi ile ilişkisinde sorun olan ergenlerde “kızlar çok aptal, nefret ediyorum” gibi cümleleri sıkça duyuluyor. Ergenin annesiyle ilişkisinde sorun varsa, karşı cinse daha temkinli ve dikkatli yaklaşıyor. Bu nedenle annenin erkek çocuklarıyla olan ilişkilerini sağlıklı tutması da çok önemli. Hayatlarına fazla müdahale etmeden ve belirli bir sınırda ilişki kurmayı başarabilen annelerin erkek çocukları arkadaş ilişkileri ve özellikle sevgilileri ile olan ilişkilerinde daha uyumlu olabiliyor.
Annesiyle sağlam ilişkisi olan, tuzaklara daha kolay ‘hayır’ diyebiliyor
“Ergen çocukla sağlıklı ilişkiyi devam ettirmek ve sınırları korumak çok önemli.” diyen Önal, sözlerine şöyle devam ediyor: “Çünkü yapılan araştırmalar anne baba ilişkileri daha sağlam olan ergenlerin özgüvenlerinin yüksek olup, istemedikleri şeylere daha rahat ‘hayır’ diyebildiklerini ortaya koymuş. Örneğin, çevreden telkin edilen alkol, sigara ve uyuşturucu maddeleri daha kolay reddedebiliyorlar. Anneyle yaşanan sorunlu bir ilişki biçimi ise arkadaş seçimini olumsuz yönde etkileyebiliyor ve zaten arkadaşlarının dediklerini önemseme eğiliminde olan gençler hiçbir filtreden geçirmeden onların dediklerini kesin doğru kabul edebiliyor. Bunun sonucunda da uyuşturucu madde kullanımından sonrasında pişman olunan cinsel ilişkiye kadar, ergenlerin psikolojisini ve hayatını altüst edebilecek sorunlar yaşanabiliyor.”
ERGEN ÇOCUĞUNUZLA İLETİŞİM KURABİLMENİZİN 4 PÜF NOKTASI
Eleştirmek yerine, dinleyin
Ergen çocukları eleştirmeden ve kızmadan dinleyebilmek çok kolay değil kuşkusuz. Ama siz yine de sağlıklı iletişim kurabilmek için çocuğunuzu eleştirmek ve sürekli yapması gerekenleri söylemek yerine, onu dinleyin. Bu süreçte bir sonraki cümlenizi düşünmek yerine ne dediğine ve ne demek istediğine odaklanın. Uzun cümlelerden kaçının ve konuşmanızın karşılıklı devam ettiğinden emin olun.
Aynı dilde konuşun, jargonlarını öğrenin
Farklı dilde konuştuğunuz takdirde, zaten ‘beni anlamıyor’ demeye fazlasıyla meyilli olan çocuğunuz, bu durumda anlaşılamadığını düşünerek iletişimi kesebilir. Dolayısıyla çocuğunuzla aynı dilde iletişim kurmaya çalışın.
Ortak ilgi alanları bulun, birlikte yapın
Çocuğunuzun ilgisini çekebilecek aktiviteleri keşfedin ve ona bunları birlikte yapmayı teklif edin. Örneğin ona dans veya herhangi bir spora ya da başka bir aktiviteye birlikte katılmayı önerebilirsiniz. Veya çok sevdiği bir müzik grubunun konserine, festivale birlikte gitmeyi teklif edebilirsiniz.
Teknolojiyi yakından takip edin
Malum, devir teknoloji devri. Tabii ki çocuğunuz kadar teknolojiyle içli dışlı olmanız zor ve gerekli de değil. Ama en azından gençlerin sıkça kullandıkları selfie – Instagram, Facebook, Twitter, Play Station oyunları gibi başlıklar konusunda bilgi sahibi olun. Bu çocuğunuza bir adım daha yakınlaşmanızı sağlayacaktır.
Ergenler İle İletişim Kurabilmenizin 4 Püf Noktası #eborsahaber
PhillipFx
26 Ekim Sabah Analizi
EURUSD
ABD ekonomisi son dönemde sallantıda görünüyor ve gelecek hafta açıklanacak olan ve zayıf çıkması beklenen üçüncü çeyrek gayrı safi yurt içi hasıla (GSYİH) verisinin bu durumu teyit etmesi bekleniyor. Bloomberg HT’nin haberine göre, Fed’in tekrar gösterge faizi sıfır seviyesi yakınında tutması bekleniyor. Çarşamba akşamı açıklanacak Fed’in faiz kararı ve Perşembe günkü GSYİH rakamı bu haftanın önemli konularından olacak. ABD’de ikinci çeyrekte yüzde 3.9 büyüyen ekonominin, Bloomberg’in anketine katılan ekonomistlerin tahminlerinin medyanına göre yüzde 1.7 genişlemesi bekleniyor.
Geçtiğimiz hafta AMB Başkanı Mario Draghi’nin açıklamalarının ardından Euro/Dolar oldukça sert bir düşüş gerçekleştirdi. Şu an için 1.1037 seviyesinde tutunmaya çalışan paritede satışların devamında 1.0930’lara doğru düşüşler görebiliriz. RSI göstergesinin aşırı satım gösterdiği ve Bollinger alt bandını zorlayan paritede tepki alımların gelmesi durumunda ise 1.12 ve ardından 1.1290’lara kadar bir toplarlanma gelebilir. 1.1290 yukarı yönlü geçilirse 1.1335 test edilebilir.
ALTIN
Altın vadeli kontratları, emtia fiyatlarındaki düşüşlerin enflasyon beklentilerini bastırması ve metale yönelik değer koruma amaçlı talebi azaltmasının ardından Ağustos ayından bu yana en büyük haftalık kaybını yaşadı. 22 ham maddeyi içeren Bloomberg Emtia Endeksi, domuz eti, şeker ve doğalgazdaki düşüşlerin öncülüğünde, son üç haftanın en düşük seviyesine indi. Altın Cuma günü erken saatlerde, dünyanın en büyük altın tüketiciliğinde Hindistan ile rekabet eden Çin’de faiz indirimine gidilmesinin, ekonomideki istikrarla birlikte altına talebini artıracağı beklentisiyle yüzde 1.1 kadar yükseldi.
Altın doların değer kazanmasıyla birlikte aşağı yönlü hareketine devam ediyor. 1164 seviyesinde hareket eden emtiada düşüşlerin devamında 1155’e kadar gevşemeler görebiliriz. 1155 aşağı yönlü kırılırsa 1120’’ler test edilebilir. Altın 4 saatlik grafiğe 100 barlık basit hareketli ortalamanın üzerinde kaldıkça tepki alımlarının gelmesi de olası. Alım yönündeki yatırımcılar için 1185 seviyesi önemli. 1185 üzeri kapanışlar 1200’lü seviyelere doğru atakları beraberinde getirebilir.
Dolar/TL
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, doların Türk lirası karşısında değer kaybetmesine ilişkin, “Spekülatiflerin ekim ayının ilk yarısından itibaren ortadan kalmaya başladığını göreceğiz dedik ve şimdi görüyoruz” dedi. “Diğer para birimleri bir yıl içinde dolar karşısında yüzde 21 civarında değer kaybederken Türk lirası yüzde 30’a yakın değer kaybetti. Bu aradaki yüzde 8-9’luk kayıp tam anlamıyla spekülatiftir. Geçtiğimi hafta itibarıyla dolar 3,05’ler seviyesinden 2,86’ya kadar düştü, daha düşmesi de muhtemeldir.” şeklinde konuştu.
Dolar/TL önceki haftaki yatay seyrinin ardından 2.9171’e kadar bir yükseliş gerçekleştirdi. 2.9350 üzeri kapanışlar 2.95’li seviyelere doğru yükselişleri beraberinde getirebilir. 2.95 yukarı yönlü kırılırsa 2.9720’ler test edilebilir. Aşırı alım bölgesindeki ve 4 saatlik grafiğe göre düşüş trendi içerisinde hareket etmeye devam eden parite de tepki satışlarının gelmesi durumunda 2.86’lara doğru bir geri çekilme gelebilir.
PhillipFx #eborsahaber
Günün Stratejisi
Borsa İstanbul
Borsa İstanbul 100 endeksi haftayı 80.000 puandan geçen yatay referans noktasının üzerinde 80.124 puandan kapattı.
İş günü sayısının az olduğu bu hafta 80.000 puandan geçen referans dikkat ile izlenecek. Altına anlamlı ilerlemesi durumunda destek 76.600 puandan geçerken üzerinde güç toplaması halinde 84.000 direnci test edilebilir.
Destek: 76.600 Referans:80.000 Direnç: 84.000
Dolar/TL
Ayı Tuzağına Dikkat!
DolarTL geçtiğimiz hafta 2,8800 Tlş’den geçen desteğinin altına düşüp toparlaması ve an itibari ile 2,9000 TL’nin üzerinde işlem görmesi “Ayı Tuzağı” oluşma ihtimalini güçlendirdi. 2,8800 TL’nin üzerinde güç toplayan Dolar/TL MACD indikatörünün hafif yukarı dönüşü ile yukarı hareketini devam ettirebilir.
Öte yandan 2,8800 TL’nin altında satışlara dikkat ile izlenmelidir.
Destek: 2,8800 Direnç: 2,9600
Günün Stratejisi #eborsahaber
25 Ekim 2015 Pazar
Fenerbahçe 1-1 Galatasaray
Göze çok hoş gelmese de derbiye yakışır şekilde kıran kıran geçen karşılaşma sonunda gülen taraf çıkmadı.
Karşılaşmaya istekli ve baskılı başlayan Fenerbahçe 37. dakikada Diego’nun düzgün vuruşu ile 1-0 öne geçerek soyunma odasına gitti.
İkinci yarıda hafif geriye yaslanmaya başlayan Fenerbahçe gelecek golün zeminini hazırladı ve 84. dakikada Oğulcan’ın golüne engel olamayınca skor 1-1 oldu.
Karşılaşmada başka gol çıkmayınca ezeli rekabet beraberlik ile sonuçlandı.
Fenerbahçe 1-1 Galatasaray #eborsahaber