Bakan Zeybekçi, TÜMSİAD Bölge Koordinasyon Toplantısı ‘da yaptığı konuşmada, “Siz varsanız biz varız. Yani siyasetçilere bırakılırsa, sadece devlet ve kamu görevlilerine bırakılırsa bu ülke hiçbir yere varamaz. Bu ülke hiçbir yere varamayacağı gibi adamsendecilikle veyahut da başka bir anlayışla da maalesef, ‘devlet yapsın’ veyahut da ‘devletin malı değil mi’ anlayışıyla veyahut da hala bizim filanca teyzemiz, oğluna kız istemeye gittiğinde kız isterken övünür. Der ki, ‘Oğlun ne iş yapıyor?’ ‘Devlet memuru.’ Nerede? Ben kendi üzerime alayım, Denizli Belediye Başkanlığı’ndan geldiğim için, ‘Belediyede çalışıyor.’ ‘Ne iş yapıyor?’ ‘Hiçbir iş yapmıyor. Pek rahat.’ Bununla övünen bir genetik yapıdan geliyoruz. Genetik altyapıdan geliyoruz. Hiçbir iş yapmamak, yan gelip yatmak, sonra milletin o tırnağından, dişinden arttırdığı veyahut da verdiği, devlete gönderdiği, oluşturduğu o bütçeden, devletin gelirlerinden pay almak; ona üzüldüğümü söylüyorum. Birbirinizden hakkınız olsa varırsınız huzuruna, dersiniz ki sarılırsınız eline, hakkını helâl et dersin, helâlleşirsin. A garip kardeşim, 80 milyonun hakkı, 80 milyonla nasıl helâlleşmeyi düşünüyorsun? Her birini tek tek bulup da helâlleşecek misin? Aynı şekilde belki 800 milyon da gelecek nesiller var, onların da hakları var, onlarla nasıl helâlleşeceksin?” ifadelerini kullandı.
Zeybekçi, “Herkesin bildiği, 2002 yılına kadar kaybolduğumuz, kaybettiğimiz, yönetildiğimiz ve hükmedildiğimiz, hatta rencide edildiğimiz, hakaret edildiğimiz, müstemleke valileri tarafından yönetildiğimiz günler yaşadık. Millet aslında sinyal verdi. Millet dedi ki, ‘Bakın yapmayın, kafamı bozmayın.’ 1999 seçimlerine bakacak olursanız, önceden birinci parti yaptığı, lider yaptığı veya iktidara getirdiği partileri alaşağı etti. Dik duranları durmayanları, şu yapanları bu yapanları. Kafaları karıştırdılar o 28 Şubat rezaletleriyle. Türkiye’de sermayeyi ayırdılar. Türkiye’yi paramparça ettiler. Aynı akıl, aynı fikir, aynı şey, Türkiye’yi bölmek, parçalamak” diyerek açıklamalarına devam etti.
“Biz susmamız gereken yeri biliriz”
Bakan Zeybekçi konuşmasına şöyle devam etti: “Söyledik, biz söyleriz, konuşuruz. Ya hak konuş, ya doğruyu konuş ya da iyi konuş ya da sus derler ya, biz susmamız gereken yeri de biliriz, konuşmamız gereken yeri de biliriz. O gün şunu söyledik, 1 Kasım seçimleriyle ilgili beklentiler, sonuçlarla ilgili işaretler net olarak çıkmaya başladığında, yeniden güçlü ve istikrarlı bir hükümet algısı başladığında bu aradaki yüzde 8-9’luk bölgeyi getirir, kaldırır. Bu spekülatif yük kalkar. TL olması gereken yere döner, dolar endeksini oluşturan para birimlerine doğru gelir dedik. Bu hareketlenme başladı. İşte dün diyorlar ya 2,93-2,94’e çıktı, merak etmeyin arkadaşlar, hiç merak etmeyin, o marjı kaybedecektir. 1 Kasım’dan sonra, yani pazartesiden itibaren, hatta TL farklı şekilde ayrışabilir. Türkiye’nin endişe etmesine gerek yoktur. Neden? Türkiye’nin toplam dış borcu tam 400 milyar dolar. Özel sektör, kamu bunun 110 milyar doları yaklaşık olarak, geri kalan kısmı da özel sektöre ait.”
"Çalışmamakla Övünen Bir Genetik Yapıdan Geliyoruz" #eborsahaber
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder